16 Mart 2009 Pazartesi

1. Ay


Grevde birinci ayımız doldu. Bugün 32. gün aslında. Hâlâ zaman yok, anlar var cümlesine inanıyorum. Hâlâ pankartı astığımız ilk gün geliyor aklıma. Gerisi teferruatmış gibi...Geçip gitsin zaman neyi değiştirir ki! Belki yer yerinden oynar, belki kimileri adalet der. Bizim için farketmez ama, sonuçta biz sonuç alınıncaya kadar grevdeyiz. Ya da öyle bir nokta gelecek ki, bitirmeli artık diyeceğiz. Belki 1 yıl, belki 2 yıl sonra. Şu an için böyle bir öngörümüz yok.


TGS'nin aylık çıkardığı bir gazetesi var. Orada biz de duygu düşüncelerimizi yazdık. Alper geyik yapmış, Hamdi eski Bab-ı Ali'yi anlatmış. Mete umuttan bahsetmiş, Arzu patrona mektup yazmış. Selim niçin böyle bir işe kalkıştığımızı vurgulamış. Farklı insanların yazdığı, ama aynı yere çıkan yazılar bunlar. Güzel, garip, etkileyici ve hoş olan yazılar. Kiminde 2 cümle anlatmış duygularımızı, kiminde yarım sayfa..


Gazete demişken her cumartesi İstiklal'de yaptığımız eylemlerde haftalık grev gazetesini dağıtıyoruz. Bu gazete dağıtımı da ilginç. Kimi hiç ilgilenmiyor, kimi kızıyor, kimi merakla koşup alıyor, kimiyse karşılaşmamak için yolunu değiştiriyor. Sabah- ATV diyorsun, insan bir meraktan alır diyorsun; ama hayır, öyle olmuyor. Yurdum insanı her zamanki gibi görmemeyi, duymamayı tercih ediyor. Bazılarıysa gazte dağıtan bizlerden korkuyor. Neden korkar ki, insanoğlu? Aynı düzlemde olmadığımızı ona hissettiren bizim üzerimizde grev gözcüsü yazan tişört mü?


Velhasıl ilk 1. ayımız doldu. Pek bi mutlu mesutuz. Darısı diğer aylara.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder