19 Şubat 2009 Perşembe

7. gün ve işsisiz

Bugün grevin 7. günü ve işsiziz. İnsan kaynaklarından avukatımıza yapılan açıklamaya göre noter kanalıyla bize iş aktimizin fesh edildiği bildirilecekmiş. Yalnız işin komik tarafı kimse bize adres vs. sormadı. ben işe başlarken hangi adresteydim, hatırlamıyorum.

İkincisi isim kullanmadan kimi yazılarda eleştiri yazan bir arkadaş var. Galiba biz bu grevin sebebini pek anlatamadık. İnsanlar sanıyorki sadece ekonomik sebeplerle bu yola çıktık. Oysa bu en son sebeptir.

Biz bu grupta çalışan, işsiz olmayan (şuan işsiziz) kendi isteğiyle greve çıkan, işi bırakan, işten atılmayı göze alan insanlarız. Sendikanın basın gibi bir işkolunda daha aktif görev alması gerektiğine inanıyoruz. Bu hem örgütlülüğün çalışana güç katmasıyla hem de gazetecilerin kendi mesleğine sahip çıkmasıyla alakalaı. Bu yüzden öncelikle sendikayı önemsiyoruz. İşverenin sendikaya karşı olumsuz tutumudur bizi bu duruma getiren. Şimdi bu bile basına nasıl baktığımızın göstergesidir. Israrla böyle bir kuruluşta nasıl çalışıyorsunuz diye sorulmasını ise garip buluyorum. Burada çalışıyor olmamız köle olduğumuzu göstermez. Bir her zeminde editöryal bağımsızlığın bu ülkenin olmasa olmazı olduğunu dile getiriyoruz.

Toplu sözleşmenin buradaki kilit noktasını açmak gerekiyor. Karnı doymayan hiçbir insandan demokrasi, tarafsız basın, doğru düzgün gazetecilik bekleyemezsiniz. Maslow'un hiyerarjisine ve bilime ters her şeyden önce. İlk önce doğru düzgün maaşlar ve iş güvencesi geliyor. Bu sayede gazeteciler şu haberi yaz diye genel yayın yönetmenine patronuna karşı çıkabilecek. Çünkü bir kalemde genel müdürün onu işten atamayacağını bilecek.

Velhasıl biz ölü olan toprağı eşelemeye çalışıyoruz. Yaptığımız çok küçük bir adım. Öyle kendimizi kahraman vs hissetmiyoruz. Sadece bu olayın başka kapıları açmasını ve basınımızın, kitle iletişim araçlarının manipüle etmeden doğru düzgün habercilik yapmasını istiyoruz.

Bugün Disk Genel Başkanı Süleyman Çelebi ziyaretimize geldi. Yarın yoğun bir trafik var. Ufuk Uras, PEN; Yeşiller Partisi ve Sol Dergisi çalışanları ziyaretimize gelecek. Bu ziyaretlerin garip, hoş, duygusal bir etkisi var. Hiç tanımadığınız insanlarla konuşup, onların deneyimleri hakkında da bilgi ediniyorsunuz. Ayrıca süreci ve bizi merak eden, konuşmak, tartışmak isteyen herkes balmumcu'ya gelebilir. Kapımız pardon kapımızın önü herkese açık:))

1 yorum:

  1. Ankara'da yaşayan bir Adana Demirspor taraftarıyım. Tüm haberlerden önce spor sayfasına bakan, gazetesini tersten okuyanlardanım. Kendi halinde bir blogumuz var, bir grup Adana Demirspor taraftarı olarak oluşturduğumuz. Grevden bugün haberim olabildi, bloga da taşıdık konuyu.

    Gazetesini tersten okuyan, sporsever bir grup Adana Demirsporlu olarak yanınızdayız! Link şudur:

    http://demirgibiyiz.blogspot.com/2009/02/somuren-tarafnzdan-vazgecin.html

    YanıtlaSil